Değerli Meslektaşlarım.

Bu gün, Yargılamanın asli unsuru olan, yargılama faaliyetlerini demokratikleştiren ve meşrulaştıran savunmanın yani bizlerin günü. Avukatlar Günümüz kutlu olsun.

Adaletli ve demokratik bir yargılamanın yapılmasının ancak avukatın etkin katılımı ile sağlanabileceği evrensel hukukun ilk kuralıdır. Çünkü savunması olmayan yargı, Yargısız infazdır. Bundan dolayıdır ki; Bizim mesleğimiz serbest bir meslek olmasının yanı sıra aynı zamanda bir kamu hizmeti, yargısal ve adli bir görevin ifasıdır. Çankırı Barosu avukatları olarak bu görevimizin ifası için, Ülkemizi işgal etme ve parçalama girişimi olan 15 Temmuzdan sonraki süreçte, Ceza Muhakemeleri kanununun 150 ve devamı maddelerine göre zorunlu vekillik görevini neredeyse 36 saat hiç uyumadan yerine getirerek, terör örgütünün ileride bu soruşturmalar üzerinde şaibeler yaratmasını önlediğiniz ve adalet hizmetlerinin en hızlı şekilde yürütülmesini sağladığınız için yönetim kurulum ve şahsım adına hepinize teşekkürü bir borç bilirim. 

          Saygıdeğer Meslektaşlarım;

Mesleğimizin birçok sorunu bulunmaktadır. Fakat bizim hiçbir sorunumuz, bağımsız yargı ve vatandaşın adil yargılanma hakkından daha önemli değildir. Tarafsız ve Bağımsız olmayan bir mahkeme kemandan, davul sesi çıkaracaktır.  Bu ülkede hiç kimse bir gün adil yargılanmaya, savunmaya ve savunulmaya ihtiyacı olabileceğini unutmamalı, benim bir avukata ihtiyacım olmaz diye düşünmemelidir. Çünkü adalet duygusunu yitirmiş hiçbir toplumun geleceği yoktur. Kendimizden vazgeçsek de bu duygudan asla vazgeçmemeliyiz. Çünkü hukuk ve bağımsız yargı, hem siyasetin ve devlet yönetiminin ve hem de vatandaşların en temel ve vazgeçilmez güvencesidir. Yakın tarihimizde mankurtlaşmış gruplar tarafından, hukuk üzerinden milli ordumuza indirilmek istenen balyozlar ve meşru siyasi iktidarı alaşağı etmek isteyen 17/25 ler bu durumların en açık göstergesidir.

         Saygıdeğer Meslektaşlarım;

         Ülke olarak çok zor günlerden geçtik ve geçiyoruz. Çankırı Barosu olarak bu süreçte daima milletimizin ve devletimizin yanında durduk. Güçlünün ‘Hoşuna gideninden’ olmaya çalışmadığımız gibi toplumun herhangi bir kesimini incitecek, şoke edecek yada kızdıracak diye doğru söylemlerimizden taviz vermedik. Hiç kimseden emir almadık. Hiçbir iktidara gereksiz ve şaşkın bir hiddetle diklenmedik. Çünkü toplumun belli bir anda gösterdiği yüzünün, tek gerçek yüzü olduğuna inanmanın tam bir miyopluk olduğunu, halkın ruhunda uyuyan tüm potansiyelleri hiç birimizin bilemeyeceğini, halkın birçok yüzü ve gizli potansiyelleri olduğunu15 Temmuz da yaşayarak ve şehitler vererek gördük.  Halkımızda bulunan bu potansiyel, Ülkemizin geleceğini şekillendirecek ve sadece milletimize güvenerek, kutuplaşmadan güzel günler göreceğiz. Zira Devlet sahibi, Mülk sahibi, Makam sahibi millettir.

Hukukun, Hukukun üstünlüğünün, İnsan haklarının, Adil yargılamanın, Demokrasinin, Barışın, Hoşgörünün ve sağduyunun egemen olduğu, özgür ve çağdaş bireylerden oluşan, Üstünün hukuku değil, hukukun üstün olduğu bir ülkede yaşama dileğiyle hepinizin Avukatlar gününü kutluyorum.